Adalet mülkün temelidir.
Mülk ise yönetimdir.
Mülk, Allah´ındır.
Öyleyse?
Allah adına yönetmek...
Savsaklamaya gelmez.
Şakaya hiç gelmez.
Hafife almak hiç olmaz.
Ciddiyet ve sorumluluk gerektirir.
Hz. Ömer gibi.
Özel işlerinde kendi mumunu yakmak.
Devletin mumunu değil.
Hazineden eşit pay dağıtmak.
Kendine ayırdığı pay aynı.
Oğlununki aynı pay.
Halkın aldığı aynı pay.
Hesap sorulmasına razı.
Hesap vermeye hazır.
Hesap sorabilenler hep var.
Ülkenin birindeymiş.
Adaletli kral yaşarmış.
Adaletli dediysek sözde değil.
Gerçekten adaletliymiş.
Kendi çocuğu yokmuş.
Ölünce yerine kim geçecek?
Adaletli, birini ararmış.
Dürüst olsun istemiş dürüst!
Özellikle kendisi aramaya başlamış.
Başkalarına havale etmemiş işi.
Sorumluluk edinmiş.
Her tarafa haberler yollamış.
En akıllıları seçilmiş. Becerili olanları.
Krala, elediklerini göndermişler.
10 kadar çocuk elenerek gelmiş.
Kral, onlara aynı görevi vermiş.
Ellerine eşit miktarda tohum.
Eşit miktarda toprak.
Aynı büyüklükte saksı.
Eşit süre vermiş.
Bakalım kim çimlendirebilecek?
Günler geçer.
Verilen süre dolar.
9 çocuklu sevinçliymiş.
Çimlendirmişler.
Birisi üzgünmüş.
Ne yapsa başaramamış.
Bir türlü çimlendirememiş.
Kral, o çocuğu seçmesin mi?
Çimlendiremeyeni yani.
Nedenini sormuşlar.
Toprak, tohum, saksı aynı ama?
Tohumlar kavrulmuş. Çiğ değilmiş meğer!
Kavrulmuş tohum çimlenmez ki.
İşte 9 çocuk hileye başvurmuş.
Tohumları değiştirmiş.
Arkadan dolanmış yani.
Dürüst çocuk gerçekten dürüstmüş.
Kral adaletliyse ülke de adaletli.
Ülke adaletliyse kral da adaletli.
Adaletli kralın seçeceği böylesi olur.
Buyuruluyordu ya:
?İŞİ EHLİNE VERİNİZ.?
Eğri cetvelden doğru çizgi çıkmazmış.
Hiçbir miras doğruluk kadar zengin değildir.
Adalet, kâinatın ruhudur. (Ömer Hayyam)
Timurlenk diyordu ya:
Ülkeler kılınçla alınır, -ancak-adaletle korunur.
Adalet halkın gıdasıymış.
Adaletsiz bir ülke mezbahaymış.
İyi olmak kolaymış. Zor olan, adil olmakmış.
Yüzdeci değil.
Rüşvet ve iltimasçı değil.
Pirinçci hiç değil.
