Aslanım, koçum, tosunum dersin yılışır.
Canavar gibi dersin, övünür.
Tilki dersen küser, çekip gider.
Minik kuşum, güvercinim, bülbülüm diyorsan hoşlanır.
Kuş dersen gücenir.
Koyun, kuzu, keçi, sığır, deve diyebilirsen görürsün gününü!
Kuzum, koçum, tosunum dediklerine ?ulan hayvan!? diyemezsin.
?Maşâallâh kız gibi oğlan yetiştirmiş´ dediğin olur.
?Helal olsun, erkek gibi kadın´ dediğin de olur.
?Kadın gibi erkek´ diyeni-pek-göremezsin.
Yaradılanlar içinde ?eşref-i mahlûkat´ olan yalnızca insandır.
Hakk´ı, adaleti, temizliği, dürüstlüğü, onuru gözetirse şereflidir.
Gözetmezse?
Eşref-i mahlûkat ise eğer, Âlâ-yi illiyîn olur yeri.
Yoksa efsel-i safilîn.
Yani, ya yücelerin en yücesi olur yeri.
Ya da, aşağıların aşağısı, sefillerin sefili.
KISACASI, ŞEREF GİDERSE, ŞEREFSİZ KALINMAZ MI?
İnsanlara konan adlar da böyle değil mi?
Adı Cömert ise pek mi hayırseverdir?
Cesur koyduysa adını anası, çok mu yiğittir?
Mülayim´lerin hepsi çok mu uyumludur?
Hüsnü´lerin hepsi de mi güzeldir?
Mübarek´lerin hepsi de mi kutsaldır?
Şereflerin içinden şerefsiz olan çıkamaz mı?
Dilber´lerin hepsi de mi gönül alıcıdır?
Anadolu eşkiyabaşının adı Abdülhalim Karayazıcı değil miydi?
Nurullah (ATAÇ) adına bakınız.
Hani şu, kutsallara sövdüğü iddia edilen Nurullah!
Ankara-Gar katliamı bombacısının terörist Abdülbaki adına ne dersiniz?
Irmağın, gölün başında oturan hep mi temiz olur?
Çok yemin eden çok mu doğrudur?
Çokça Arapça konuşan çok mu dindar sayılır?
Türkçe yerine yabancı sözcükleri çok kullananlar çok mu bilgilidirler?
Her insan huzur verirmiş. Kimi gelince, kimi de gidince.
İşçi, memur, siyasetçi, kim olursa olsun üstlendiği, görevdir.
Görev ise emanettir, onurdur, kutsaldır.
Hangi görev olursa olsun insan, görevini yerine tam getirmelidir.
Görevi savsaklarsa, emanete ihanet etmiş olur.
Ne mutlu görevini hakkıyla yerine getirene, emaneti koruyana?
Yazıklar olsun görevini savsaklayana, takip etmeyene!
Hz. Âli diyordu ya:
?Haklı davasını takip etmeyenler hem davalarını hem şereflerini yitirirler.?
Konfüçyus demişti:
?Olgun insan, güzel söz söyleyen değil, söylediklerini yapan ve yapabileceklerini söyleyendir.?
?Büyük insanlar yalnızca doğruluğu, küçük insanlar ise sadece faydayı düşünür.?
Emsalsiz şair M. Âkif ERSOY ile bitirelim:
?Hayâ sıyrılmış inmiş, öyle yüzsüzlük ki her yerde.
Ne çirkin yüzler örtermiş, meğer, o incecik perde.?
