Madem Irak Anayasasına aykırı idi neden sözde kürdistan bayrağını ülkemizde göndere çekerek milli onuru incittin ey Mevlüt Çavuşoğlu?
Bir ay kadar önceydi. Sözde Kürt lider Barzani durup dururken devletimizin ?ali? kadrosunca dikkate alınmış ve ülkemize davet edilmişti. Bir devlet başkanı edasıyla karşılanan Barzani hem Başbakanla hem de Cumhurbaşkanı ile görüşmüştü. Elbette görüşmenin zamanlaması Irak´ın da komşusu olan ve iç savaşın en şiddetli yaşandığı Suriye´de olası bir Rakka operasyonu olabilir. Ya da barzani´nin YPG güçleri ile olan ilişkilerinin ABD açısından değerlendirilmesi amacı ile bir görüşme yapılmış olabilir. Bunları sorgulamıyorum bile. Ancak PKK güçlerinin gözümüzün içine baka baka legalleştirilmesi yolunda ortaya koyduğumuz çaresizliğe ek olarak Barzani´nin ziyareti sırasında gerek Devlet Konuk Evinde gerekse havaalanında Türk Bayrağının yanına sözde Kürdistan bayrağının konulması kamu vicdanını yaralamış ve gereken tepki Devlet Bahçeli´den gelmişti.
Devlet Bahçeli, bu konuda oldukça sert bir açıklama yapmış ve bu hususta tavizsiz olduğunu hem Başbakana hem de Cumhurbaşkanına hitaben net bir şekilde dile getirmişti. Bahçeli´nin bu sert çıkışına Dış İşleri Bakanlığı cevap vermiş ve Bahçeli´nin sert ifadelerinin haksız olduğunu, bu durumun milletler arası bir gelenek olduğunu, daha önce de yaptıklarını, her yerde böyle yapıldığını anlatmaya çalışmış ve kamuoyunda Bahçeli´yi bu konuda haksız konuma düşürmeye çalışmıştı.
Bahçeli gene elini masaya vurdu ve dedi ki; Irak Anayasasına göre böyle bir bayrak tanımı yokken siz nasıl olur da bu paçavraya bayrak muamelesi yaparsınız?
Aradan zaman geçti. Kerkük´te bölgesel kürt yönetiminin bayrağının Irak Bayrağı yanına asılması ile ilgili bir meclis oylaması yapıldı ve oylamaya Kerkük Türkleri katılmadı. Oylama sonrası alınan kararla resmi kurumlara sözde Kürdistan bayrağı asılmaya başlandı. Ülkemizde idareyi ele aldığından beri Kerküklü Türkleri yalnız bırakan, ölüme terk eden ve katledilmelerine seyirci kalan AKP, bu kez galiba Devlet Bahçeli korkusuyla harekete geçti ve insanı duygulandırıp diğer yandan da çileden çıkartan açıklama Dış İşleri Bakanlığı´ndan geldi. Bu bayrağın asılması Irak Anayasasına aykırı?
Beyler Bahçeli bunu söylediğinde nerede idiniz? 15 Temmuzdan bu yana kara tahtayı kurup size ders veren Bahçeli´yi ne zaman can kulağı ile dinleyeceksiniz? Ne zaman milli duygulara sahip olacaksınız? Bayrak gibi kutsallara basit bir bez parçası olarak bakmaktan ne zaman vazgeçeceksiniz? Vatan , bayrak, millet, devlet gibi kavramlar size maddi anlamların dışında manevi olarak bir şeyler hissettirmeyecek mi hala? Sizin mili duygularla donatılmanız için kaç tane 15 Temmuz gecesi daha yaşanmalı? Milli birer şahsiyet olabilmeniz için daha kaç vatan evladı şehit düşmeli? Bu nasıl bir ruh halidir?
Belki de Devlet Bahçeli´nin dersleri size ağır gelmiştir. Beklide henüz o tedrisata ulaşmanız için bazı temel kavramlar hakkında bir ön eğitimden geçmeniz gerekiyordur. Bu anlamda başta Dış İşleri Bakanı olmak üzere tüm kabine üyeleri ve Başbakan´ın acilen Ülkü Ocaklarında eğitime alınmasını tavsiye ediyorum. Milli hissiyatın abc sini öğrenebileceğiniz yegane adres Ülkü Ocaklarıdır.
Bir an evvel Ülkü Ocaklarında hızlandırılmış bir program hazırlanmalı ve kabine üyeleri bu tedrisattan geçirilerek milli hassasiyet kazanmaları sağlanmalıdır. 2019 seçimlerine çok zaman var. Ülkücü kadrolar iş başına geçinceye kadar geçecek sürede en azından diğer Ülkerlere karşı boynumuzu eğmekten bir nebze olsun kurtulalım.
Düşünün, ülkü ocakları tedrisatından geçmiş bir dış işleri bakanı olsaydı küçücük devletlerin bile meydan okuduğu aciz bir ülke görünümüne sahip olur muyduk?
Ülkü Ocaklarında eğitim almış bir Maliye Bakanımız olsaydı bu gün memurun maaşını nasıl bulup ödeyeceğiz diye kafa yorar mıydık?
Ülkü Ocaklı bir Milli Eğitim bakanımız olsaydı yüz binlerce çocuğumuz sınavlarda sıfır çeker miydi?
Gene Ülkü Ocaklarındaki havayı teneffüs etmiş bir İç İşleri bakanımız olsaydı terörle mücadele hangi aşamada olurdu?
Teklifimde çok samimiyim şayet Ülkü Ocakları Genel başkanımız da uygun görürlerse mesai saatleri dışında milliyetçilik üzerine ülkeyi yönetenlere dersler verilsin.
Aksi halde tüm dünyaya rezil olmaya devam edeceğimiz gibi, yurt dışında yaşayan soydaşlarımız çok daha zor günler geçirecek.
